Akşam eve döndüğümde bir ürperti geldi içime,
Tarifsiz bir sıkıntı, içimi sızlatan bir umutsuzluk...
Tam tamına bir ay geçti seninle konusmayalı,
O tatlı gülüşünü görmeyeli, avuçlarının sıcaklığını hissetmeyeli..
Meğer ne çok severmişim seni ben, yokluğunda anladım sensizliği hiç bir şeyle dolduramadığımı,
Dokunduğum her nesnenin nasıl da bedenime battığını, bir bardak su içerken bile zorlandığımı...
Seni kolay bulmadım birtanem, günlerimi, aylarımı, yıllarımı boşuna senin için harcamadım.
Seni bir kaç dakika görebilmek için gecenin kör karanlığında uzun yolları nasıl da umursamadan aştığımı unutmadım..
Nerden bilirdim içime doğan o sıkıntının beni görmek isteyebileceğim en kötü sahneye taşıyacağını.
Oysa ben seni uzaktan da olsa belki bir kere daha görüp, o gece mutlu uyumak istemiştim.
Adımlarım beni senin olduğunu hissettiğim, birlikte hep beraber olduğumuz yere yaklaştırırken
İçimdeki sıkıntı da artıyordu birtanem.
En sonunda seni uzaktan da olsa gördüm..
Ama yanında bir başkası vardı, tıpkı seni benim gibi sarmalamış, yüzünde mutlu bir tebessüm..
Acaba benim o an yaşadıklarımı bilse bu kadar mutlu olurmuydu?
Ya sen benim yerimde olmak istermiydin?
Allah'ım ne zormuş, severken sevdiğini başkasının kollarında görmek.
Ne kadar yalvardım o an, yalan olsun diye, herşey bir kabus olsun da ben uyanayım şükredeyim diye..
Ama ne var ki herşey gerçekti.
Saçlarında, teninde, ellerinde başkasının izi vardı artık.
Dayanmak ne zormuş anlatamam, damagım kurudu, nefes alamadım.
Siz sessizce çıkarken oradan
Ben bir duvarın köşesinde ağlıyordum umutsuzca
Olamaz diyordum olamaz...
En sonunda ona sarılıp dudaklarından öptüğün an
Tıpkı ruhun bedenden kopuşu gibi
Benim de içimden bir şeyler koptu gitti birtanem
Tarifi yok bunun anlatamam..
Bunu ancak cok seven bilir.....